Secret Hakkında

enteresan olan şey şu: bu tarz kavramlara, ta druid’lerden başlayıp bugünün ruslarına kadar her yerde rastlıyorsun.
herkes kendi skin’ini giydirmiş ama içi aynı. skin’e odaklanmadan altındakine odaklanmakta fayda var. secret’i okudum, %90 skin, %10 content öyle diyeyim

bence secret, kendi içini değiştirmek yerine dışını değiştirenleri çekmek üzere yazılmış ticari bir kitap. içinde bazı ilhamlar var. ama yani ne bilim, o kitapta çekim mekim vs diye açıkladığı şeyleri ben müzikle de açıklayabiliyorum (Rezonans). ama kitap şunu diyor temelde: “faith” (belief değil) sahibi olursan istediğin herşey olur diyor. e tamam, bunu isa da diyor muhammed de, buda da diyor, druid’ler de. ama şimdi bu kitabı okudum ve (basit bir ifade ile) “sağlık sağlık sağlık sağlık sağlık” dedim diye sağlıklı mı olacağım? insanın iç dünyasında etiketlenemeyen birçok şey gibi, faith de çok kolay karıştırılabilir. bu (so-called) “tool”u kullanabilmek için, kişinin saflaşmış olması gerekir. şartlanmalardan, bağımlılıklarından, illüzyonlarından, vs vs kendini kurtarması gerekir. zaten o noktaya gelmiş bir kişi için “faith”i gelir enstrümanı olarak kullanmak ne kadar anlam ifade eder o da tartışılır.

bu şeye benziyor bak: ben sana diyorum ki “boğazı yüzerek geçersen karşıdaki meyveden yiyebilirsin”. e iyi ama, yüzme bilmeyen birine bunu anlatmanın ne anlamı var? adam suya atlayıp koşmaya çalışacak ve çabaladıkça dibe batacak önce karada koşup kaslarını güçlendirmesi lazım, nefesini açması lazım. sonra üzerindeki “fazlalık” kıyafetlerden kurtulması lazım. sonra ufak ufak yüzmeye başlaması lazım. anlatabildim mi bilmiyorum ama… ?

karada yaşamanın etkileri altında denizde pek şansı olmaz insanın…
(mevlana bunu duysa çok severdi)
(zira denizin çok derin anlamları var tasavvufta)

Advertisement